Bankacılık Krizi Gölgesindeki Merkez Kararları Ardından Gözler Ekonomik Göstergelerde
Yılın ilk çeyreğini geride bırakıyoruz. Küresel piyasalar gelen ekonomik göstergelerle merkez bankaları üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken bulunduğumuz ay içerisinde gündemimize bomba gibi düşen bankacılık krizi A’dan Z’ye çoğu varlık fiyatı üzerinde sert bir etki yarattı.
Değerli metallerden Altın ve Gümüş bankacılık krizi ile birlikte sergilediği yüzde 10’a yakın pozitif fiyatlama reaksiyonu ile traderların gözdesi oldu. Üretim ve mevsimsellik faktörleri ele alınarak sergilediği yüzde 20’yi aşan düşüş ile Doğalgaz enerji sınıfının en sert hareketlerini gerçekleştiren finansal varlık olmakla birlikte yıllık kayıplarını yüzde 47’ye taşıyarak oldukça dikkat çeken bir performans sergiledi.
ABD’de başlayan ve Avrupa’ya sıçrayan bankacılık krizi ile ilgili verilen mesajlar ve atılan adımlarla birlikte krizin daha üst boyutlara taşınması engellendi. Piyasaların risk modundan çıkarak normalleşmeye çalıştığı bir ortamda ise merkez bankaları popülerlik kazandı.
Bankacılık krizinin tam ortasında 50 baz puan faiz artışı ile enflasyon mücadelesini sürdüren ECB, piyasaların yıl sonuna kadar beklediği faiz indirimi hayallerini suya düşüren ve 25 baz puan faiz artışı ile tünelin sonundaki ışığa yaklaşan Fed, enflasyondaki çift haneli rakamlara engel olamadığı için faiz artışını 25 baz puan ile devam ettiren BoE Mart ayının genel gündemi içerisinde önemli bir yer edindi.
27 - 31 Mart haftası ile birlikte yılın ilk çeyreğini geride bırakıyoruz. İlk çeyreği geride bırakırken BoE, ECB gibi önemli merkez bankalarının başkanlarının, bazı FOMC üyelerinin konuşmalarını takip edeceğiz. Özellikle banka iflasları sonrasında başkan ve üyelerin bu konuya ilişkin vereceği mesajlar / gerçekleştireceği sunumlar önemli olmakla birlikte merkez bankaların kararlarına yönelik verilecek güncel mesajlar da süreci yakından takip etmemizi sağlayabilir.
Her ne kadar merkez bankası trafiğine son versek de banka kararlarını etkileyecek ve spekülatif fiyatlamalara sebep olabilecek makro ekonomik göstergelerin haftayı domine edebileceği göz ardı edilmemelidir.
Haftanın genelini değerlendirdiğimizde Almanya ve Euro Bölgesinden TÜFE, ABD, İngiltere ve Kanada’dan Büyüme, Çin’den İmalat PMI, ABD’den ise PCE Fiyat Endeksi verileri ana odak noktamız olabilir.
Her bir haberin kendi iç dinamikleri üzerinde önemli olması sebebiyle lokal para birimi, borsa endeksleri ve popüler emtia ürünlerinde hareket dolu bir hafta izlenebilir. Özellikle 1,09 üzerinde kalıcılaşamayan EURUSD, 1930 üzerindeki seyri ile dikkat çeken Ons Altın, 200 günlük basit hareketli ortalama 3950 seviyesi üzerinde mücadelesini sürdüren S&P500 ve yüzde 3,40 seviyesini geçiş bölgesi olarak kabul eden ABD 10 yıllık tahvil faiz oranı, takip edilmesi gereken en önemli referans varlıklar olarak izah edilebilir.
Yeni haftaya yönelik dikkat edilmesi gereken önemli ekonomik gelişmelerle birlikte EURUSD, Altın, Petrol, Doğalgaz, Nasdaq100, Dax40, Buğday ve Şeker gibi 20'ye yakın varlığa yönelik fiyat beklentilerimize detaylı olarak Yurt Dışı Piyasalar Haftalık Bültenimizden ulaşabilirsiniz.
Finansal piyasalar için önemli ve hareketli bu dönemde, siz değerli yatırımcılarımızın GCM Trader'ı aktif olarak kullanarak yatırımlarınızı yönetmenizi önemle tavsiye ederiz. Unutmayın, zamanında doğru stratejilerle hareket etmek, başarılı yatırımların anahtarıdır.