FOMC Tutanaklarından Beklentiler
Fed 18 Eylül'de faiz oranını 1,75 - 2,00% bandına düşürdüğünü açıkladı.
O gün yayınlanan Dot Plot aşağıdaki gibidir;
Buna göre FOMC üyelerinin görüş ayrılıkları olmakla birlikte ağırlıklı beklentisi 2019 ve 2020 yılı itibariyle faizin 1,5 - 1,75% aralığında olması yönünde.
Ancak, 18 Eylül'den sonraki ABD verileri-ki bu veriler gerek büyüme, gerekse enflasyon açısından güçlü öncü göstergeler olarak değerlendiriliyor- oldukça hayal kırıklığı yarattı.
19 Eylül Philadelphia Fed İmalat Endeksi 16,8'den 12'ye geriledi
24 Eylül CB Tüketici Güven Endeksi 134,2'den 125,1'e geriledi
27 Eylül Kişisel harcamalar ve çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi beklentinin altında arttı
30 Eylül Chicago PMI 47,1
1 Ekim ISM İmalat PMI 47,8
3 Ekim ISM İmalat Dışı PMI 52,6 (Beklenti 55,1)
4 Ekim Ortalama Saatlik Kazançlar aylık bazda değişim göstermedi
8 Ekim ÜFE aylık bazda geriledi
Veri odaklı FOMC üyelerinin beklentileriyle, piyasa beklentisi (burada kaynağı Chicago Ticaret Borsası olarak kullanıyoruz) örtüşüyor. 30 Ekim'de faiz indirim beklentisi 86,1%'e çıktı.
O zaman tutanaklarda daha çok Aralık ve ötesine ilişkin ipucu arayacağız.
Bu kadar kötü veri setine esneklik sağlayabilecek bir dil kullanılmış mı? Çünkü piyasa, Aralık toplantısında yeni bir faiz indirimini 43,2% ihtimal ile fiyatlıyor. Bu esnekliğin bulunmaması, daha geç güvercin olacak Fed ihtimalini artırarak Dolar'ı daha stabil, hatta güçlü hale getirebilir.
Ancak veri odaklı esnek dilin sürdürülmesi, sürpriz etkisini ortadan kaldırabilir. Bu aşamada 10 - 11 Ekim ticaret görüşmeleri hala ön planda olacak.
Özetle; FOMC toplantı tutanakları her zamanki gibi yakından takip edilecek. Veri odaklı seyir, yani esnek dil korunursa sert değişim gözlemlenmeyebilir. Aksi takdirde, daha fazla indirime yeşil ışık yakmayan üye sayısında artış, Dolar'da dengelenme ve yükselme çabasını artırabilir. Her halükarda gözler yarın başlayacak ticaret görüşmelerinde olacak.
O gün yayınlanan Dot Plot aşağıdaki gibidir;
Buna göre FOMC üyelerinin görüş ayrılıkları olmakla birlikte ağırlıklı beklentisi 2019 ve 2020 yılı itibariyle faizin 1,5 - 1,75% aralığında olması yönünde.
Ancak, 18 Eylül'den sonraki ABD verileri-ki bu veriler gerek büyüme, gerekse enflasyon açısından güçlü öncü göstergeler olarak değerlendiriliyor- oldukça hayal kırıklığı yarattı.
19 Eylül Philadelphia Fed İmalat Endeksi 16,8'den 12'ye geriledi
24 Eylül CB Tüketici Güven Endeksi 134,2'den 125,1'e geriledi
27 Eylül Kişisel harcamalar ve çekirdek kişisel tüketim harcamaları endeksi beklentinin altında arttı
30 Eylül Chicago PMI 47,1
1 Ekim ISM İmalat PMI 47,8
3 Ekim ISM İmalat Dışı PMI 52,6 (Beklenti 55,1)
4 Ekim Ortalama Saatlik Kazançlar aylık bazda değişim göstermedi
8 Ekim ÜFE aylık bazda geriledi
Veri odaklı FOMC üyelerinin beklentileriyle, piyasa beklentisi (burada kaynağı Chicago Ticaret Borsası olarak kullanıyoruz) örtüşüyor. 30 Ekim'de faiz indirim beklentisi 86,1%'e çıktı.
O zaman tutanaklarda daha çok Aralık ve ötesine ilişkin ipucu arayacağız.
Bu kadar kötü veri setine esneklik sağlayabilecek bir dil kullanılmış mı? Çünkü piyasa, Aralık toplantısında yeni bir faiz indirimini 43,2% ihtimal ile fiyatlıyor. Bu esnekliğin bulunmaması, daha geç güvercin olacak Fed ihtimalini artırarak Dolar'ı daha stabil, hatta güçlü hale getirebilir.
Ancak veri odaklı esnek dilin sürdürülmesi, sürpriz etkisini ortadan kaldırabilir. Bu aşamada 10 - 11 Ekim ticaret görüşmeleri hala ön planda olacak.
Özetle; FOMC toplantı tutanakları her zamanki gibi yakından takip edilecek. Veri odaklı seyir, yani esnek dil korunursa sert değişim gözlemlenmeyebilir. Aksi takdirde, daha fazla indirime yeşil ışık yakmayan üye sayısında artış, Dolar'da dengelenme ve yükselme çabasını artırabilir. Her halükarda gözler yarın başlayacak ticaret görüşmelerinde olacak.