ABD Gündemi: Enflasyon Faiz İyimserliğini Destekleyecek mi?

ABD’de iki hafta önce açıklanan istihdam verileri faiz konusunda oldukça iyimser bir tablo oluşturmuş, Eylül ayında faiz indirimlerinin başlayacağı beklentisi tekrar güç kazanmıştı. Bunu imalat ve hizmet aktivitelerinde yavaşlama göstergeleri de desteklemişti. Geride bıraktığımız hafta veri akışı açısından sığ olsa da, piyasalar haftalık olarak yayımlanan işsizlik haklarından yararlanma başvurusu verisine karşı bile hassas karşılık verdi. Ağustos 2023’ten bu yana en yüksek başvuruların oluştuğunun görülmesi istihdam piyasasında gevşeme sinyallerine bir yenisini ekleyerek faiz iyimserliğine katkı sağladı.

Ancak bu verilerin henüz bir trend oluşumuna yetecek kadar data sağlamamış olması, yani sadece bir aylık dönemi içermesi nedeniyle faiz hassasiyetinin oluşturduğu volatiliteye dikkatli yaklaşılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu hassasiyeti artırma potansiyeline rağmen, fiyat seviyeleri hakkında fikir vererek iyimserliği teyit etme potansiyeli olan TÜFE ve ÜFE verileri bu nedenle oldukça yakından takip edilecek.

Grafikte görülebileceği gibi enflasyon baskılanmasında ivme kaybı yaşanıyor. Yeni yıl ile birlikte bir miktar daha iyimser bir tablo oluşsa da, özellikle aylık bazdaki fiyat gelişmeleri 2% hedefine uzak bir tablo ortaya koyuyor. Buna baz etkisinin azalma ihtimali de dahil edildiğinde, faiz etkisinin bir miktar gecikmeli olarak görülme riskinin sürdüğü söylenebilir.

10 Mayıs Cuma günü itibariyle anket beklentileri manşet enflasyonun 3,5%’ten 3,4%’e baskılanabileceğini öngörüyor. Aylık TÜFE beklentisi ise 0,4%. Aylık TÜFE beklentisi yıllık enflasyon hedefini tehdit edebileceği düzeyde. Mart ayında da 0,4%’lük bir yükseliş izlemiştik. Dolayısıyla bu oranın baz etkisinin alama süreciyle birlikte daha ılımlı bir seyir izlemesi gerekliliği artıyor.

Çekirdek enflasyon için ise yıllık bazda beklenti 3,8%’den 3,6%’ye baskılanma olabileceği yönünde. Buna da aylık 0,3%’lük bir endeks artışının eşlik etmesi bekleniyor.

Hafta ortasında yayımlanacak TÜFE verisi öncesinde, bugün ise ÜFE verileri açıklanacak. Üretici maliyetlerindeki seyrin sonraki dönem satış fiyatlarına yansıma gücü nedeniyle ÜFE’nin gidişatı da yakından takip ediliyor.

ÜFE’nin seyri, TÜFE’ye kıyasla daha riskli bir görünüm içeriyor. Yıllık bazdaki seyir, ki bu seyir TÜFE’ye kıyasla daha az destek sağlayan bir baz etkisine sahip, hala yukarı yönlü bir görünüm izliyor. Bu nedenle hem yıllık, hem de aylık bazdaki fiyat gelişmelerine bakmak gerekecek.

Cuma günü anket girişlerine göre Nisan ayında ÜFE’nin önceki yılın aynı dönemine göre 2,2% olması bekleniyor. Bu Mart ayında göre 0,1%’lik artış anlamına gelebilir. Aylık bazdaki ÜFE değişiminin ise 0,3% düzeyinde olması bekleniyor.

Çekirdek ÜFE için aylık beklenti 0,2%, yıllık beklenti ise 2,4% düzeyinde bulunuyor.

Chicago Ticaret Borsası (CME) verilerine göre veri öncesinde Fed’in Eylül toplantısında faiz indirme ihtimali 62,7% düzeyinde fiyatlanıyor. Yıl sonuna kadar iki faiz indirimi ön görülse de, özellikle Temmuz toplantısına kadar göreceğimiz veriler bu tabloyu hızlı şekilde değiştirme potansiyeline sahip.