Piyasalar Haftaya Sürpriz OPEC Kararıyla Başladı
Bankacılıkla ilgili endişelerin biraz da olsa dizginlenmesi ardından gözler tekrar enflasyona çevrilmişti. Cuma günü ABD’de açıklanan enflasyon göstergesi rahatlık seviyesini bir kademe daha yukarı çekse de, OPEC’in hafta sonu aldığı karar tüm dengeleri değiştirdi.
OPEC, hafta sonu aldığı kararla birlikte Mayıs ayından itibaren petrol üretimini günlük 1,15 milyon varil kısma kararı aldı. Suudi Arabistan’ın günlük 500 bin varil kesintiyle liderlik edeceği karara, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Cezayir, Irak, Umman ve Kazakistan katkı sağlayarak kesinti miktarını günlük 1,15 milyon varile taşıyacak. Rusya ise Mart – Haziran dönemi için önceden aldığı günlük 500 bin varillik kısıntı kararını yıl sonuna kadar sürdüreceğini açıklayarak bu karara katkı sağladı.
Kararla birlikte petrol fiyatları hafta açılışında 8% kadar yükselmesinin ardından kazanımlarını bir miktar geri verse de, 5% üzerinde tutunduğu izlendi.
Karara ABD tarafından eleştiriler geldi. Fed’in uzun süredir mücadele ettiği enflasyonu en çok etkileyen unsurların başında enerji fiyatları geliyor. Fed aylardır faiz artırırken, Biden yönetimi de Stratejik Petrol Rezervleri’nden onlarca milyon varil satış gerçekleştirdi. Ancak yine de istenen sonuçlar elde edilemedi.
Her ne kadar kesinti kararı içinde Irak ve Kazakistan gibi normal şartlarda da kotası altında üretim yapan ülkeler olsa da, arz tarafına ilişkin gelişmeler daha esnek olması nedeniyle fiyat üzerindeki etki potansiyeli her zaman daha yüksek oldu.
Petroldeki Yükselişin Enflasyon Beklentilerine Etkisi
Sıkı piyasa koşullarının talepte göze çarpan bir artış yaşanmadığı sürece herhangi bir engelle karşılaşmadan yükselişi aynı hızla sürdürmesi sürpriz olacaktır. Ancak geçtiğimiz yılın son çeyreğinde de alınan kesinti kararına ek olarak Örgüt’ün ısrarlı tutumu önümüzdeki dönem fiyatları kademeli de olsa yukarı çekmeye çalışabilir.
Karar sonrası yıl sonu için 100 Dolar seviyeleri hemen konuşulmaya başlandı. Dolayısıyla bu durum enflasyon beklentilerini de yukarı çekebilir. Burada döngüyü sağlayabilecek şey ise, artan enerji fiyatlarının yol açtığı enflasyonist ortamla mücadele için para politikasında sıkılaşmaya devam edilmesi veya mevcut sıkı para politikalarının daha uzun süre korunması olacaktır. Ancak spekülatif işlemler dışında bunun hali hazırda zayıf olarak görülen talebi daha ne kadar zayıflatabileceği de soru işareti olarak kalacak.
Karar Sonrası Mevcut Faiz Beklentileri
Karar sonrasında çok kritik değişimler olmasa da, swap piyasalarında fiyatlanan senaryolar şu şekilde;
- Fed’in Mayıs toplantısında 25 baz puan faiz artırma ihtimali 65% olarak görülüyor.
- Avrupa Merkez Bankası’nın 25 baz puan faiz artırma ihtimali 90%,
- Kanada Merkez Bankası’nın değişiklik yapmaması,
- İngiltere Merkez Bankası’nın 25 bp artırım ihtimali 79%’un hemen üzerinde,
- Avustralya Merkez Bankası’nın faizde değişiklik yapmaması,
- Yeni Zelanda Merkez Bankası’nın 25 baz puan faiz artırımına kesin gözüyle bakıldığı
yönünde ihtimal dağılımları görülüyor.
Tahvil piyasasındaki ihtimallere baktığımızda, Cuma günü 48,4% olarak fiyatlanan 25 baz puan faiz artırım senaryosunun hafta başında 60%’a ulaştığı görülüyor. Bu da cari seviyelerin nerelerden hareket ettiğinin görülebilmesi için örneklerden biri.
Çin’de Hala Beklenen Toparlanma Sağlanamadı
Özellikle enerji piyasasında arz başlığının daha esnek olması nedeniyle fiyatlar üzerinde daha etkili olduğunu belirtmiştik. Talep kanadında ise piyasanın en umutlu olduğu taraf Çin. Ancak ülkede sıfır vaka politikasından çıkış süreci, göstergelerin son birkaç aylık süreci izlendiğinde pek iç açıcı görünmüyor.
Son olarak Caixin’in açıkladığı imalat PMI rakamı genişleme hızının tekrardan kritik eşiğe geldiğini gösterdi. Önceki ay 51,6 olarak açıklanan PMI, bu kez 50 puan olarak açıklandı. Önceki hafta açıklanan resmi PMI rakamlarında özellikle hizmet aktivitesinin genişleme hızı piyasalarda iyimserlik oluşturmuştu.
Türkiye Mart Ayı Enflasyonu 50,5% Oldu
Yıllık bazda enflasyon arka arkaya beşinci kez baskılanarak 50,5%’e ulaştı. Ocak 2022’den bu yana en düşük seviyeye ulaşan enflasyon piyasa beklentisinin de altında oluştu. Enflasyon aylık bazda ise 2,29% düzeyinde oluştu. Aynı dönemde ÜFE 76,61%’den 62,45%’e geriledi. TCMB enflasyon raporunda yıl sonu hedefini 22,3% olarak belirlemişti.
Enflasyondaki baskılanma devam ediyor olsa da, gerileme hızının azalması ve özellikle çekirdek enflasyonun daha inatçı bir görünüm sergilemesi dikkat çekiyor.