RBNZ Faizleri İndirmeyi Sürdürecek mi?
Yeni Zelanda Doları, 2014 yılının ortasından bu yana, birçok major para birimi karşısında sert değer kaybı yaşamasının yanında, son dönemde ülke Merkez Bankası`nın (RBNZ) kararlarıyla da dikkat çekiyor. Para birimi üzerinde baskının arttığı süreçte, faiz kararını etkileyen faktörlerin son durumu üzerinde bir inceleme yapmak gerekmektedir.
Son faiz artırımından bir yıl sonra indirim kararı
RBNZ, son faiz artırımını Temmuz 2014 tarihinde gerçekleştirmişti. 4 toplantının sonunda toplam 100 baz puan indirim yapan Banka, büyümede etkili yükseliş trendi ve çiftlik ürünleri fiyatında artış beklentisine dayanarak bu kararı vermişti. Bu maratondan yaklaşık bir yıl sonra, 11 Haziran tarihinde toplanan Banka, faiz oranını 3,50%’den 3,25%’e çekti. Para birimi üzerinde yeni faiz indirimlerine yönelik baskılar sürerken, bankanın bu kararlarını etkileyen unsurlar önem kazanıyor.
Faiz indirim baskısı oluşturan faktörler neler?
Çin talebindeki zayıflık: Dünyanın en büyük hammadde talepçilerinden Çin, bölge ekonomisi için de etkili bir unsur. Özellikle Yeni Zelanda, ihracatının büyük bir bölümünü bu ülkeye gerçekleştiriyor. Ancak Çin’de ekonomik koşulların son dönemde zayıflaması, dış talep kanadında kırılganlığa yol açıyor. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 7,5%’luk büyüme bile zayıf görülürken, dünyanın en büyük ekonomisinde içinde bulunduğumuz dönemde büyüme oranı 7% olarak karşımıza çıkıyor.
İhracat malları fiyatlarının düşmesi: Ülke ihracatının yaklaşık 30%’unu oluşturan süt ve süt ürünleri fiyatları, Çin talebinin zayıflamasının da etkisiyle birlikte 9 aydır aralıksız geriliyor ve cari fiyat dengesi son 6 yılın en düşük seviyelerinde. Bunun yanında, manşet enflasyon Banka’nın 2% enflasyon hedefinden çok kritik bir sapma göstermese de, ekonominin canlanabilmesi açısından hala petrol fiyatında daha yüksek seviyelere ihtiyaç duyuluyor.
Güçlü Yeni Zelanda Doları: RBNZ, son bir yıldır ülke para birimindeki değer kaybına karşın, cari seviyelerin hala Yeni Zelanda Doları’nın güçlü olduğu düşüncesine sahip. Özellikle en büyük ticaret ortaklarından Çin ve Avustralya karşısında daha zayıf bir para birimine sahip olması, büyümenin desteklenebilmesi için önemli unsurlardan biri.
Ekonomiye olan güvenin azalması: ANZ ve Westpac tarafından hazırlanan işletme ve tüketici güveni göstergeleri ileriye dönük oldukça karamsar bir tablo karşımıza çıkarıyor. Bu koşulların iç-dış talebin yanı sıra, Yunanistan gündeminden de yoğun olarak etkilendiğini söyleyebiliriz.
Benzer ekonomilerde faiz indirimi: Yeni Zelanda ekonomisi, yapısı gereği emtia fiyatlarına sıkı sıkıya bağlı bir görünümde. Bu nedenle, benzer ekonomilerde yaşanan sorunlar ve gelişmeler, ülke para politikası birimleri üzerinde baskı oluşturabiliyor. Geçtiğimiz hafta Kanada Merkez Bankası’nın enerji fiyatlarındaki gerilemenin de oluşturduğu kaygıyla faiz indirimine gitmesi, gözlerin benzer ekonomiler olan Yeni Zelanda ve Avustralya’ya çevrilmesine neden oldu.
Banka’dan beklenen ne?
Söz konusu koşullar altında, RBNZ’nin kararına ilişkin beklenti, faiz oranında 25 baz puanlık bir indirim gerçekleşmesi yönünde. Bu sağlandığı takdirde, 3,25%’lik faiz oranı 3,00%’e inecek. Bunun yanında, faiz oranında 50 baz puanlık bir indirim beklentisine sahip olan tarafında da olduğunu söyleyebiliriz. Her halükarda, Banka’nın önünde faiz indirimi için yeterli bir alan olması, 25 baz puanla ilerleyerek “kademeli” bir indirimi odak haline getiriyor. Faiz indirim kararı, ülke para biriminde değer kayıplarını destekleyebilir ve faiz indirim tutarına göre, değer kaybının derinliği de değişiklik gösterebilir. Mevcut koşullarda sürpriz oluşturabilecek karar, geçtiğimiz ay uygulanmaya başlanan faiz indirim politikasına devam edilmemesi olacaktır. Bu durumda ülke para biriminde olası bir faiz indirimini fiyatlayan yatırımcıların bu görünümü terk etmesiyle, Yeni Zelanda Doları sert değer kazanımı yaşayabilir.
Banka’nın yıl sonunda uyguluyor olacağı faiz oranı şimdiden tartışmalara dahil olmuş durumda. Bu nedenle, kararla birlikte Banka’nın görüşleri de muhakkak takip edilmesi gereken gelişmeler arasında yer almaktadır.
Son faiz artırımından bir yıl sonra indirim kararı
RBNZ, son faiz artırımını Temmuz 2014 tarihinde gerçekleştirmişti. 4 toplantının sonunda toplam 100 baz puan indirim yapan Banka, büyümede etkili yükseliş trendi ve çiftlik ürünleri fiyatında artış beklentisine dayanarak bu kararı vermişti. Bu maratondan yaklaşık bir yıl sonra, 11 Haziran tarihinde toplanan Banka, faiz oranını 3,50%’den 3,25%’e çekti. Para birimi üzerinde yeni faiz indirimlerine yönelik baskılar sürerken, bankanın bu kararlarını etkileyen unsurlar önem kazanıyor.
Faiz indirim baskısı oluşturan faktörler neler?
Çin talebindeki zayıflık: Dünyanın en büyük hammadde talepçilerinden Çin, bölge ekonomisi için de etkili bir unsur. Özellikle Yeni Zelanda, ihracatının büyük bir bölümünü bu ülkeye gerçekleştiriyor. Ancak Çin’de ekonomik koşulların son dönemde zayıflaması, dış talep kanadında kırılganlığa yol açıyor. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde 7,5%’luk büyüme bile zayıf görülürken, dünyanın en büyük ekonomisinde içinde bulunduğumuz dönemde büyüme oranı 7% olarak karşımıza çıkıyor.
İhracat malları fiyatlarının düşmesi: Ülke ihracatının yaklaşık 30%’unu oluşturan süt ve süt ürünleri fiyatları, Çin talebinin zayıflamasının da etkisiyle birlikte 9 aydır aralıksız geriliyor ve cari fiyat dengesi son 6 yılın en düşük seviyelerinde. Bunun yanında, manşet enflasyon Banka’nın 2% enflasyon hedefinden çok kritik bir sapma göstermese de, ekonominin canlanabilmesi açısından hala petrol fiyatında daha yüksek seviyelere ihtiyaç duyuluyor.
“Süt ve Süt ürünü fiyatları, 9 aydır aralıksız düşüşünü sürdürüyor”
Güçlü Yeni Zelanda Doları: RBNZ, son bir yıldır ülke para birimindeki değer kaybına karşın, cari seviyelerin hala Yeni Zelanda Doları’nın güçlü olduğu düşüncesine sahip. Özellikle en büyük ticaret ortaklarından Çin ve Avustralya karşısında daha zayıf bir para birimine sahip olması, büyümenin desteklenebilmesi için önemli unsurlardan biri.
Ekonomiye olan güvenin azalması: ANZ ve Westpac tarafından hazırlanan işletme ve tüketici güveni göstergeleri ileriye dönük oldukça karamsar bir tablo karşımıza çıkarıyor. Bu koşulların iç-dış talebin yanı sıra, Yunanistan gündeminden de yoğun olarak etkilendiğini söyleyebiliriz.
“Yeni Zelanda işletme güveni, iç ve dış faktörlerin etkisiyle son 4 yılın en düşüğünde”
Benzer ekonomilerde faiz indirimi: Yeni Zelanda ekonomisi, yapısı gereği emtia fiyatlarına sıkı sıkıya bağlı bir görünümde. Bu nedenle, benzer ekonomilerde yaşanan sorunlar ve gelişmeler, ülke para politikası birimleri üzerinde baskı oluşturabiliyor. Geçtiğimiz hafta Kanada Merkez Bankası’nın enerji fiyatlarındaki gerilemenin de oluşturduğu kaygıyla faiz indirimine gitmesi, gözlerin benzer ekonomiler olan Yeni Zelanda ve Avustralya’ya çevrilmesine neden oldu.
Banka’dan beklenen ne?
Söz konusu koşullar altında, RBNZ’nin kararına ilişkin beklenti, faiz oranında 25 baz puanlık bir indirim gerçekleşmesi yönünde. Bu sağlandığı takdirde, 3,25%’lik faiz oranı 3,00%’e inecek. Bunun yanında, faiz oranında 50 baz puanlık bir indirim beklentisine sahip olan tarafında da olduğunu söyleyebiliriz. Her halükarda, Banka’nın önünde faiz indirimi için yeterli bir alan olması, 25 baz puanla ilerleyerek “kademeli” bir indirimi odak haline getiriyor. Faiz indirim kararı, ülke para biriminde değer kayıplarını destekleyebilir ve faiz indirim tutarına göre, değer kaybının derinliği de değişiklik gösterebilir. Mevcut koşullarda sürpriz oluşturabilecek karar, geçtiğimiz ay uygulanmaya başlanan faiz indirim politikasına devam edilmemesi olacaktır. Bu durumda ülke para biriminde olası bir faiz indirimini fiyatlayan yatırımcıların bu görünümü terk etmesiyle, Yeni Zelanda Doları sert değer kazanımı yaşayabilir.
Banka’nın yıl sonunda uyguluyor olacağı faiz oranı şimdiden tartışmalara dahil olmuş durumda. Bu nedenle, kararla birlikte Banka’nın görüşleri de muhakkak takip edilmesi gereken gelişmeler arasında yer almaktadır.