Enerji Fiyatlarında Son Gelişmeler
Son dönemlerde altınla birlikte en çok konuşulan yatırım araçlarından birisi de petrol. Özellikle 2014 yılının ortalarından bu yana gerçekleşen düşüş sonrası, son günlerde ham petrol fiyatının 80 Dolara kadar gerilediğini, ancak bu bölgenin sınır oluşturduğunu görmüştük. Ancak bu görünüm, dün akşam saatlerinde net bir şekilde bozuldu. Yüksek arz, alternatif enerji kaynaklarına yatırımlar, zayıf küresel talep gibi ana başlıklarla birlikte hali hazırda baskı gören petrol fiyatları, Suudi Arabistan’ın girişimiyle keskin bir düşüş yaşadı. Suudiler, Aralık ayında ABD’de ihraç edilecek petrolün satış fiyatını 45 cent indirme kararı verdi. Aynı süreçte Avrupa ve Asya’ya yönelik satış fiyatlarında ise zam gerçekleştirildi.
Bu gelişmenin de etkisiyle birlikte, yüksek seviyedeki arzın daha da büyüyeceğine yönelik beklentilerle petrol fiyatı düştü ve Salı günü 76 Dolar seviyesine kadar geriledi. ABD, Suudi Arabistan’dan yüksek miktarda petrol talep etmekteydi. Kendi üretimi ise 30 yılın en yüksek seviyelerinde seyrediyor. Suudilerin uyguladığı indirimle birlikte, rafine kısmına da dikkat etmek gerekecek, çünkü ABD rafineri kapasitenin büyük bir kısmı hafif olarak belirtilen kalitedeki petrolü işleyebiliyor. Suudi Arabistan’dan gelen petrol ise buna nazaran daha ağır bir kalitede.
Suudilerin bu kararı sonrasında, ABD’nin Rusya üzerinde baskı oluşturma politikasının devrede olduğuna ilişkin komplo teorileri de tekrar ön plana çıktı. Suudi Arabistan’ın pazar payını ele geçirme hamlesinde, birçok OPEC üyesini de devre dışı bıraktığını söyleyebiliriz. Bu nedenle, OPEC takvimi kritik olacak. 6 Kasım’da örgütün küresel görünümle ilgili raporu yayınlanırken, 27 Kasım’da büyük toplantı gerçekleşecek. Aralık ayında ise fiyatlama hakkında karar bekleniyor. Bu süreçte, diğer petrol üreticilerinin Suudi Arabistan fiyatlarıyla baş edip edemeyeceğini göreceğiz.
Son olarak, Ukrayna ile Rusya arasındaki doğalgaz anlaşmasından bahsedebiliriz. İki ülke, kış boyunca doğalgaz akışında sorun çıkmaması için yaklaşık 4,5 milyar Dolarlık bir anlaşma imzaladı ve süreci 15 Mart 2015 tarihine kadar uzattı. Burada da, risk algısındaki farklılaşmalarla beraber doğalgaz fiyatının sert hareketlere maruz kaldığını gördük. Söylentiler arasında, Putin’in Rusya sponsorlu seçimlerde Donetsk ve Luhansk şehirlerini de ilhak etme kararı alma peşinde olduğu bulunuyor. Ancak, yaptırım sürecinin sertleştiği dönemde, bu tür spekülatif hareketlere hazırlıklı olmak gerektiği kadar, temkinli yaklaşmak gerektiğini de söylemeliyiz.
Bu gelişmenin de etkisiyle birlikte, yüksek seviyedeki arzın daha da büyüyeceğine yönelik beklentilerle petrol fiyatı düştü ve Salı günü 76 Dolar seviyesine kadar geriledi. ABD, Suudi Arabistan’dan yüksek miktarda petrol talep etmekteydi. Kendi üretimi ise 30 yılın en yüksek seviyelerinde seyrediyor. Suudilerin uyguladığı indirimle birlikte, rafine kısmına da dikkat etmek gerekecek, çünkü ABD rafineri kapasitenin büyük bir kısmı hafif olarak belirtilen kalitedeki petrolü işleyebiliyor. Suudi Arabistan’dan gelen petrol ise buna nazaran daha ağır bir kalitede.
Suudilerin bu kararı sonrasında, ABD’nin Rusya üzerinde baskı oluşturma politikasının devrede olduğuna ilişkin komplo teorileri de tekrar ön plana çıktı. Suudi Arabistan’ın pazar payını ele geçirme hamlesinde, birçok OPEC üyesini de devre dışı bıraktığını söyleyebiliriz. Bu nedenle, OPEC takvimi kritik olacak. 6 Kasım’da örgütün küresel görünümle ilgili raporu yayınlanırken, 27 Kasım’da büyük toplantı gerçekleşecek. Aralık ayında ise fiyatlama hakkında karar bekleniyor. Bu süreçte, diğer petrol üreticilerinin Suudi Arabistan fiyatlarıyla baş edip edemeyeceğini göreceğiz.
Son olarak, Ukrayna ile Rusya arasındaki doğalgaz anlaşmasından bahsedebiliriz. İki ülke, kış boyunca doğalgaz akışında sorun çıkmaması için yaklaşık 4,5 milyar Dolarlık bir anlaşma imzaladı ve süreci 15 Mart 2015 tarihine kadar uzattı. Burada da, risk algısındaki farklılaşmalarla beraber doğalgaz fiyatının sert hareketlere maruz kaldığını gördük. Söylentiler arasında, Putin’in Rusya sponsorlu seçimlerde Donetsk ve Luhansk şehirlerini de ilhak etme kararı alma peşinde olduğu bulunuyor. Ancak, yaptırım sürecinin sertleştiği dönemde, bu tür spekülatif hareketlere hazırlıklı olmak gerektiği kadar, temkinli yaklaşmak gerektiğini de söylemeliyiz.