Dolar yön arıyor – 2
Uluslararası piyasalar, belli başlı birkaç temel dinamik ve ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikası kararlarına ilişkin beklentiler ile yön aramaya devam ediyor. Konuya ilişkin ilk yazımızda, hatırlanacağı gibi FED Başkanı Janet Yellen’ın açıklamalarının ve ABD’nin istihdam verilerinin Dolar tarafında etkili olarak, global çapta varlık fiyatlarının yönünü belirleyebileceğinden söz etmiştik. Her iki gelişmenin ardından piyasalar beklentilerini fiyatlara yansıttılar. Ancak FED’in faiz artırım zamanlamasına ilişkin tahminler finansal enstrümanların değerine yön vermeye devam edecek gibi görünüyor.
“Yellen ve istihdam sonrası”
Son tabloyu özetlemek gerekirse, 10 Mart’ta Avrupa Merkez Bankası (ECB) Mario Draghi’nin açıklamaları, 16 Mart’ta Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) toplantısından çıkan kararlar ve 21 Mart ile başlayan hafta içerisinde FED üyelerinin yapmış olduğu açıklamalar ikinci çeyreğin sonlarına doğru Dolar’ın uluslararası piyasalarda yönünü belirleyen başlıklar oldu diyebiliriz. Sonrasında ise Yellen’ın 29 Mart’taki değerlendirmeleri ve 1 Nisan’da yayımlanan ABD’nin istihdam verileri, geride bıraktığımız hafta içerisinde belirleyici oldu.
Yellen’ın açıklamaları sonrasında piyasalar FED’in Nisan ayında bir faiz artırımına gitmeyeceğine ikna oldular diyebiliriz. Ancak yine de, iyi bir tablo ortaya koyan istihdam raporu, FED’in bu yıl iki, hatta 3 faiz artırımına olanak tanıyacak bir ABD ekonomisi izleyebileceğimiz mesajını verdi. En azından piyasalarda bu yönde bir algı oluştu. EUR/USD paritesini bir gösterge gibi kullanırsak, söz ettiğimiz gelişmeleri fiyatın nasıl yansıttığını yukarıdaki grafikte görebiliriz.
“FOMC tutanaklarının satır araları”
1 Nisan’da EUR/USD paritesi, son olarak 15 Ekim 2015’de gördüğü seviyelere kadar tırmandı. Fiyatın yükselişini sürdürüp sürdürmeyeceği konusunda görünen o ki, FED yetkililerinden gelecek açıklamalar ve ABD’nin makro göstergeleri, ECB’nin olası adımları ile birlikte yakından takip edilecek. Nisan ayının ilk günlerinde, ABD’nin istihdam raporunun ardından yine veriler, FED’in zamanlaması hakkında ipuçları vermeye devam edecekler. Diğer taraftan 6 Nisan’da yayımlanacak olan, 16 Mart’ta tamamlanan FOMC toplantısının tutanakları, konuya ilişkin olarak ilk elden piyasalara değerli bilgiler verecek.
FOMC tutanaklarında yatırımcılar, FED’in faiz artırım zamanlamasına ilişkin daha net sinyaller almaya çalışacaklar. Ancak unutmamak gerekiyor ki, söz konusu toplantı 15-16 Mart tarihlerinde yapıldı ve bundan sonra yaşanan gelişmeler, FOMC üyelerinin görüşlerini tam olarak yansıtmayabilir. Yine de, ilk olarak piyasalarda oluşan, “Nisan ayında faiz artırımı gelmez” algısı ve “Haziran ayı toplantısında faiz artırımı yapılabilir mi?” sorusu için tutanakların satır aralarında cevaplar aranacağını söylemek yanlış olmayacaktır.
Tutanaklarda, FED’in son zamanlarda daha sıklıkla üzerinde durduğu, global gelişmelere ilişkin değerlendirmeler önem taşıyor diyebiliriz. Çünkü Yellen’ın da sıklıkla üzerinde durduğu gibi, FOMC’nin 2016’da görece daha yavaş (Aralık ayındaki tahminlere göre) bir faiz artırım rotası izleyecek olmasının nedeni (eğer izleyecekse), öncelikle Çin ekonomisinin yavaşlıyor oluşu ve petrol fiyatlarının ısrarcı bir şekilde düşük kalmaya devam etmesiydi. ABD cephesinde ekonomik büyüme ve istihdam piyasasındaki iyileşme FED’e göre, ılımlı bir şekilde sürüyor. Dolayısı ile bu hafta Çarşamba akşamı, FED’in kararlarının şimdilik daha fazla etkili olabilecek global gelişmelere ilişkin görüşlerdeki olası değişim sinyalleri, fiyatlar üzerinde daha fazla etkili olabilir. Bu paralelde Dolar için yönü belirleyebilecek yeni dokümanlar arasında 6 Nisan’da yayımlanacak FOMC tutanaklarının önemli olduğunu ifade edebiliriz.
“Yellen ve istihdam sonrası”
Son tabloyu özetlemek gerekirse, 10 Mart’ta Avrupa Merkez Bankası (ECB) Mario Draghi’nin açıklamaları, 16 Mart’ta Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) toplantısından çıkan kararlar ve 21 Mart ile başlayan hafta içerisinde FED üyelerinin yapmış olduğu açıklamalar ikinci çeyreğin sonlarına doğru Dolar’ın uluslararası piyasalarda yönünü belirleyen başlıklar oldu diyebiliriz. Sonrasında ise Yellen’ın 29 Mart’taki değerlendirmeleri ve 1 Nisan’da yayımlanan ABD’nin istihdam verileri, geride bıraktığımız hafta içerisinde belirleyici oldu.
Yellen’ın açıklamaları sonrasında piyasalar FED’in Nisan ayında bir faiz artırımına gitmeyeceğine ikna oldular diyebiliriz. Ancak yine de, iyi bir tablo ortaya koyan istihdam raporu, FED’in bu yıl iki, hatta 3 faiz artırımına olanak tanıyacak bir ABD ekonomisi izleyebileceğimiz mesajını verdi. En azından piyasalarda bu yönde bir algı oluştu. EUR/USD paritesini bir gösterge gibi kullanırsak, söz ettiğimiz gelişmeleri fiyatın nasıl yansıttığını yukarıdaki grafikte görebiliriz.
“FOMC tutanaklarının satır araları”
1 Nisan’da EUR/USD paritesi, son olarak 15 Ekim 2015’de gördüğü seviyelere kadar tırmandı. Fiyatın yükselişini sürdürüp sürdürmeyeceği konusunda görünen o ki, FED yetkililerinden gelecek açıklamalar ve ABD’nin makro göstergeleri, ECB’nin olası adımları ile birlikte yakından takip edilecek. Nisan ayının ilk günlerinde, ABD’nin istihdam raporunun ardından yine veriler, FED’in zamanlaması hakkında ipuçları vermeye devam edecekler. Diğer taraftan 6 Nisan’da yayımlanacak olan, 16 Mart’ta tamamlanan FOMC toplantısının tutanakları, konuya ilişkin olarak ilk elden piyasalara değerli bilgiler verecek.
FOMC tutanaklarında yatırımcılar, FED’in faiz artırım zamanlamasına ilişkin daha net sinyaller almaya çalışacaklar. Ancak unutmamak gerekiyor ki, söz konusu toplantı 15-16 Mart tarihlerinde yapıldı ve bundan sonra yaşanan gelişmeler, FOMC üyelerinin görüşlerini tam olarak yansıtmayabilir. Yine de, ilk olarak piyasalarda oluşan, “Nisan ayında faiz artırımı gelmez” algısı ve “Haziran ayı toplantısında faiz artırımı yapılabilir mi?” sorusu için tutanakların satır aralarında cevaplar aranacağını söylemek yanlış olmayacaktır.
Tutanaklarda, FED’in son zamanlarda daha sıklıkla üzerinde durduğu, global gelişmelere ilişkin değerlendirmeler önem taşıyor diyebiliriz. Çünkü Yellen’ın da sıklıkla üzerinde durduğu gibi, FOMC’nin 2016’da görece daha yavaş (Aralık ayındaki tahminlere göre) bir faiz artırım rotası izleyecek olmasının nedeni (eğer izleyecekse), öncelikle Çin ekonomisinin yavaşlıyor oluşu ve petrol fiyatlarının ısrarcı bir şekilde düşük kalmaya devam etmesiydi. ABD cephesinde ekonomik büyüme ve istihdam piyasasındaki iyileşme FED’e göre, ılımlı bir şekilde sürüyor. Dolayısı ile bu hafta Çarşamba akşamı, FED’in kararlarının şimdilik daha fazla etkili olabilecek global gelişmelere ilişkin görüşlerdeki olası değişim sinyalleri, fiyatlar üzerinde daha fazla etkili olabilir. Bu paralelde Dolar için yönü belirleyebilecek yeni dokümanlar arasında 6 Nisan’da yayımlanacak FOMC tutanaklarının önemli olduğunu ifade edebiliriz.