Borsada Aralık Ayı: Yeni Başlangıçlara!
Aralık ayına ilişkin değerlendirme yapılacak gündem maddeleri aşağıdaki gibidir.
- Enflasyon – Faiz Kararı
- Piyasa Katılımcıları Anketi
- SPK ve BDDK Düzenlemeleri
- Asgari Ücret
- Menkul Kıymet İstatistikleri
- BİST100 – BİST30 Endeks Performansları
- BİST30 Şirket Performansları
- Sektör Görünümleri
Enflasyon – Faiz Kararı
Kasım ayında tüketici fiyatları %2,24 oranında artarken, yıllık enflasyon 1,49 puanlık bir düşüşle %47,09 seviyesine geriledi. Gıda fiyatlarındaki artış, bu dönemde enflasyonu belirgin şekilde etkileyen en önemli faktör oldu. Özellikle işlenmemiş gıda fiyatlarındaki yükselme, sebze ve taze meyve gibi kalemlerin öncülüğünde, aylık enflasyonun artmasına yol açtı. Bununla birlikte, gıda dışı enflasyon %1,34 ile daha olumlu bir görünüm sergiledi.
Temel mal grubunda ise fiyat artışları genellikle düşük kalırken, beyaz eşya ve elektrikli ev aletlerinde indirim dönemine rağmen güçlü fiyat artışları dikkat çekti. Dayanıklı tüketim mallarında ise sınırlı fiyat artışları gözlemlendi. Mevsimsel etkiler nedeniyle fiyatları düşen giyim ve ayakkabı ürünleri, temel mal grubu enflasyonunun baskılanmasına yardımcı oldu.
Hizmet grubunda ise fiyat artışları daha ılımlı bir seyir izledi. Dönemsel fiyat ayarlamalarının tamamlanması ve talep hassasiyeti yüksek hizmetlerdeki olumlu görünüm bu durumu destekledi. Kira artışları hala hizmet grubunda öne çıkarken, sözleşme yenileme oranlarındaki mevsimsel düşüş ve genel artış hızındaki yavaşlama dikkat çekti. Üretici fiyatlarında ise artış hızı belirgin şekilde yavaşladı ve yıllık üretici enflasyonu düşmeye devam etti. Bu çerçevede tüketici enflasyonunun genel eğilimi yatay bir seyir izledi.
Yılın son Para Politikası Kurulu toplantısında TCMB 250 baz puanlık faiz indimi gerçekleştirdi. Mart ayında %50 seviyesine çıkarılan faiz 8 toplantı da sabit bırakılmıştı. Son toplantıyla birlikte politika faizi %47,50 seviyesine indirildi.
TCMB toplantı öncesinde Para Politikası Metni’ni yayımladı. Metinde 2025 yılında toplantı sayısını 12’den 8’e düşüreceğini, Kur Korumalı Mevduat sistemini sonlandıracağını ve enflasyon bilgilendirme toplantılarına devam edeceğini duyurdu. Toplantı sayısının 8’e düşürülmüş olması daha yüksek bir faiz indirimi gerçekleşeceği beklentisini güçlendirmişti. Piyasadaki medyan beklenti 150 baz puan iken son gelişmeler ışığında beklentinin üzerinde bir faiz indirimi gerçekleşmiş oldu. Karar metnine bakıldığında;
Operasyonel çerçevede değişiklik yapılmış ve gecelik borçlanma ile borç verme faiz oranları, politika faizine göre -/+ 150 baz puanlık bir marjla yeniden düzenlenmiştir. Bu karar, enflasyonun ana eğilimindeki yavaşlama ve ekonomideki dengelenme sürecinin devam etmesi çerçevesinde alınmıştır.
TCMB, Aralık ayında enflasyonda düşüş sinyalleri aldığını, yurt içi talep yavaşlamasının bu süreci desteklediğini ve hizmet enflasyonunda iyileşme gördüğünü belirtti. Politika faizinin dezenflasyonu destekleyecek şekilde belirleneceği ve yeni eklenen "ihtiyatlı ve toplantı bazlı yaklaşım" vurgusu, TCMB’nin verilere bağlı hareket edeceği ve agresif olmayacağı şeklinde yorumlanabilir.
250 baz puanlık faiz indirimi, piyasaların bundan sonraki toplantılarda benzer bir adım beklentisi içine girebileceğini işaret etse de, bu durum mevcut enflasyon koşullarına bağlıdır. Sonuç olarak, faiz indirimleri ve sadeleşme adımları TCMB'nin enflasyonla mücadelede kararlı ancak dengeli bir politika izleyeceğini ortaya koyarken, piyasanın tepkileri ve aylık enflasyon verileri bu politikanın başarısını belirleyecektir.
Veri sonrası görünüme kısaca değinmek gerekirse; faiz indirim beklentisinin önceden fiyatlamaya dahil edilmesi sebebiyle kararla birlikte ekstrem bir fiyat hareketi izlenmedi. Bir miktar kar realizasyonu gerçekleştiğini de söylemek mümkün. Faiz kararı öncesinde asgari ücret rakamının da netleşmiş olmasının pozitif fiyatlamaya destek olduğunu da belirtmekte fayda var.
Piyasa Katılımcıları Anketi
TCMB, "Piyasa Katılımcıları Anketi" sonuçlarını açıkladı. Ankete göre katılımcıların cari yıl sonu tüketici enflasyonu beklentisi bir önceki anket döneminde %44,81 seviyesinde iken bu anket döneminde %45,28 oldu. Enflasyon beklentilerinde sınırlı bir yukarı yönlü revizyona işaret etmekle birlikte, TCMB'nin tahmin aralığı ile uyumlu bir seyir izleniyor. 12 Ay sonrası enflasyon beklentisine bakıldığında da Aralık ayında %27,07 olarak gerçekleşti. Cari ay sonu faiz beklentisi ise %48,51 seviyesinde gerçekleşti.
SPK ve BDDK Açıklamaları
6 Şubat 2023 tarihinde ülkemizde meydana gelen deprem felaketiyle beraber sermaye piyasalarının güvenilir, şeffaf, istikrarlı bir ortamda işleyişinin sağlanması ile yatırımcıların hak ve yararlarının korunmasını teminen, Borsa İstanbul’da 06.02.2023 tarihinden itibaren geçici olarak açığa satış yasağı devreye alınmıştı. Son dönemdeki normalleşmeye bağlı olarak açığa satış yasağının kalkacağı haberlere gündeme gelmeye başladı ve Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ömer Gönül konuya ilişkin olarak "Çalışmalarımız devam ediyor. Yıl başından önce bunu belirlemeyi ve hayata geçirmeyi planlıyoruz. İnşallah yetişecektir. Sektörün de bu konuda fikirlerini almaya devam ediyoruz." diye konuştu.
5 Aralık 2024 tarihinde yayımlanan SPK Bülteninde;
1) Kurul Karar Organı’nın 06/02/2023 tarihli kararı ile Borsa İstanbul AŞ pay piyasalarında getirilen açığa satış yasağının 02/01/2025 tarihinden itibaren, Borsa İstanbul AŞ tarafından ilan edilen BIST 50 endeksinde yer alan pay piyasaları ile sınırlı olarak kaldırılmasına,
2) Açığa satış yasağı kaldırılan pay piyasalarında gerçekleştirilecek işlemlerde, Kurulumuzun Seri: V, No: 65 sayılı Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım, Açığa Satış ve Ödünç Alma ve Verme İşlemleri Hakkında Tebliğ’in 24 ve 28 inci maddeleri uyarınca, gün içinde sahip olunmadan satılan ve aynı gün içinde kapatılan pozisyonlara ilişkin olarak da açığa satış tuşuna basılmasının zorunlu olduğu hususunda yatırımcıların ve yatırım kuruluşlarının bilgilendirilmesine karar verilmiştir.’’ açıklaması geldi.
BİST 50 hisselerinde açığa satış yasağını kaldırılması, piyasanın likiditesini artırarak yabancı yatırımcı ilgisini çekebilecek bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
BDDK Açıklaması
Ana gündem maddelerimizden biri olmaya devam eden enflasyon muhasebesi uygulaması, 2025 yılında özellikle bankalara uygulanacak mı hususu akıllarda soru işareti olmaya devam ederken 5 Aralık’ta BDDK’dan gelen açıklamayla netlik kazandı. Açıklama aşağıdaki şekilde gerçekleşti.
→ Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulunun 5/12/2024 tarihli ve 11021 sayılı Kararı uyarınca bankalar ile finansal kiralama, faktoring, finansman, tasarruf finansman ve varlık yönetim şirketlerinin 2025 yılında enflasyon muhasebesi uygulamamasına karar verilmiştir.
Bu karar, daha önce enflasyon muhasebesi uygulanacağı yönündeki beklentileri tersine çevirdi. 2024'te de benzer bir muafiyet sağlanmış ve bu durum, karlılığı korumak ve vergi gelirlerini desteklemek amacıyla yapılmıştı. Borsa İstanbul Bankacılık Endeksi (XBANK), haberin ardından %3,4 oranında yükseldi.
Asgari Ücret
2025 yılı için belirlenen asgari ücret rakamı %30 artışla 22.104 TL olarak açıklandı. Ekonomik aktivite açısından oldukça önem taşıyan bu gelişme piyasa açısından da yılın son ayında yakından takip ettiğimiz gelişmeler arasında yer almaktaydı. Rakamın belirsizliğinin endeks üzerinde dalgalı fiyat hareketlerine sebep olduğu görülürken netleşme sonrasında BİST100 endeksinde %2,52’lik bir yükseliş izlendi. TCMB faiz kararı öncesinde gördüğümüz bu veri sonrasında endekste genele yayılan pozitif fiyatlama reaksiyonu izlendi.
Menkul Kıymet İstatistikleri
Aşağıdaki tabloda yabancıların haftalık olarak gerçekleştirdiği hisse ve tahvil pozisyonları görülmektedir. Verilere bakacak olursak 20 Aralık ile biten haftada hisse senetlerinde 169,2 milyon dolarlık satım gerçekleştiği görülmektedir. Böylelikle yabancılar yıl başından itibaren hisse senetleri pozisyonlarında 2,59 milyar dolarlık satıma ulaştılar. Piyasamıza olan ilgiyi artıracak yeni bir hikaye arayışı olduğunu söylemek mümkün. 2024 yılı yüksek enflasyon ve faiz döngüsüyle beraber belirsizliklerin olduğu bir yıl oldu. Son gelişmeler ışığında TCMB yıl sonuyla beraber 250 baz puanlık bir faiz indirime gitti ve önümüzdeki süreçte veri odaklı ilerleneceği sinyalini verdi. 2025 yılında faiz indirimiyle beraber yeni hikayenin başlaması da yabancıların piyasaya olan ilgisini artıracak faktörler arasında yer alabilir. 2024 karamsar geçmiş olsa da 2025 yılında beklentiler pozitif yönde olmaya devam ediyor.
BİST100 – BİST30 Endeks Performansları
Endeks performanslarına baktığımızda, BİST30 ve BİST100 endeksinin Aralık ayını sınırlı bir yükselişle sonlandırmış olduğunu görmekteyiz. Aylık bazda BİST30 endeksi %1,34’lük bir yükseliş kaydederken BİST100 endeksi %1,85 yükseliş kaydetti. Yıllık getirilerde ise BİST30 endeksi 2024 yılını %34,11 getiri ile sonlandırırken BİST100 endeksi %31,60 getiri ile sonlandırdı. Her ne kadar pozitif getiriyle yıl bitmiş olsa da %45 – 46 bandında gerçekleşecek olan enflasyonun altında performans gerçekleşti.
BIST 100 endeksindeki şirketlerin yalnızca %34'ü enflasyonun üzerinde getiri sağlayarak yatırımcılara reel kazanç sunarken, geri kalan %66'lık kesim bu başarıyı gösteremedi. Hatta bu 66 şirketin 23'ü yılı negatif performansla tamamladı.
En iyi performans gösteren şirketler arasında %155'lik getirisiyle TAVHL öne çıkıyor. Havalimanı işletmeciliği sektöründe faaliyet gösteren bu şirket, toparlanma sürecinden en iyi şekilde faydalanmış görünüyor. Onu %135 getiriyle sağlık sektöründe yer alan MPARK ve %129'luk yükselişle enerji sektöründen ENERY takip ediyor. En kötü performansı ise %83 kayıpla PEKGY’nin sergilediği görülmektedir. Gayrimenkul sektöründeki durgunluk ve finansal zorlukların bu kötü sonuçta etkili olduğu anlaşılıyor. PEKGY'yi %51 düşüşle BJKAS ve %46 düşüşle HEKTS takip ediyor. Özellikle spor kulüplerinin finansal sorunları ve tarım sektöründeki belirsizlikler bu olumsuz performansların temel nedenleri arasında yer almaktadır.
Genel olarak, BIST 100’deki şirketlerin büyük kısmının enflasyonun gerisinde kalması, piyasanın zor bir yıl geçirdiğini göstermektedir. Bu durum, sektör seçiminin ve şirket bazlı analizlerin yatırım kararları üzerindeki kritik önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
BİST30 Şirket Performansları
Aralık ayının BİST30 şirketleri açısından karışık seyirle sonlandığını söylemek mümkün. Şirketlerin fiyatlama performansı üzerinde özellikle haber akışlarının ve faiz indirim beklentilerinin etkili olduğu söylenebilir. Diğer taraftan yıllık değerlendirme yapmak gerekirse; BIST 30 endeksindeki performanslar, şirketlerin çoğunun enflasyona karşı direnç göstermekte zorlandığını ortaya koyuyor. Toplamda 30 şirketten yalnızca 13’ü enflasyon üzerinde getiri sağlayarak yatırımcılarına reel kazanç sunabilmişken, 17 şirket bu başarıyı gösterememiştir. Dahası, bu 17 şirketin 6’sının yılı negatif performansla sonlandırdığı görülmektedir.
Endeksin en iyi performansını %123’lük getirisiyle GARAN sergilemiştir. Bankacılık sektöründeki yüksek faiz marjları ve güçlü finansal yapı, GARAN’ın öne çıkmasında önemli bir rol oynamıştır. GARAN’ı %98’lik yükselişle EKGYO ve %85’lik artışla AKBNK takip etmektedir. Gayrimenkul sektöründe projeleriyle dikkat çeken EKGYO, ekonomideki dalgalanmalara rağmen güçlü kalmayı başarmıştır. Öte yandan, HEKTS %46’lık düşüşle endeksin en kötü performansını sergileyen şirket olarak öne çıkmaktadır. Tarım sektöründeki belirsizlikler ve maliyet baskılarının bu kötü performansta etkili olduğu söylenebilir. HEKTS’i %42 kayıpla KONTR takip etmektedir. Özellikle teknoloji ve sanayiye dayalı sektörlerdeki dalgalanmaların negatif fiyatlama üzerinde etkili olduğu söylenebilir.
Genel görünüm, BIST 30’da yer alan birçok şirketin enflasyon karşısında yeterli dayanıklılığı gösteremediğini, ancak bankacılık ve gayrimenkul gibi stratejik sektörlerin güçlü bir yıl geçirdiğini göstermektedir. Bu sonuçlar, yatırım kararlarında sektör dinamiklerini ve makroekonomik koşulları dikkate almanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koymaktadır.
Sektör Görünümleri
Aralık ayında sektörler tarafında oldukça iyi performans gerçekleştiği görülmektedir. Ay genelinde TCMB’nin faiz indirimine gideceği beklentisi genel fiyatlamaya dahil edilmişken, Suriye’deki rejim değişikliği ve yeniden inşa sürecine yönelik beklentiler Türk şirketleri üzerinde pozitif seyre yol açmış oldu. Dolayısıyla Taş Toprak sektörü başta olmak üzere iyimser fiyatlamanın çoğunluğa yansıdığı görülmektedir. Yıl genelinde değerlendirme yapmak gerekirse, Toplam 32 sektör arasında yalnızca 7 sektör enflasyonun üzerinde getiri sağlayarak yatırımcılarına reel kazanç sunabilmiştir. Sigorta sektörü %97 ile en iyi performansı sergilerken, %67 getiri ile iletişim ve banka reel anlamda pozitif getiri sunan nadir sektörler arasında yer almıştır. Diğer 24 sektör yılı pozitif kapatsa da enflasyon altında kalarak reel kazanç sağlayamamıştır. Yılı negatif tarafta sonlandıran tek sektörün Spor olduğu görülmektedir. Özetle, birçok sektörün enflasyonist baskılar ve yüksek faiz oranları nedeniyle büyüme ve maliyet yönetiminde zorlandığını görmekteyiz.
Genel değerlendirme;
2025 yılında Borsa İstanbul, hem fırsatlar hem de riskler açısından dinamik bir tablo sunmaktadır. Piyasanın temel yön belirleyicileri arasında TCMB’nin faiz politikası, enflasyon trendi, şirket bilançoları ve küresel piyasa koşulları ön plana çıkıyor. Özellikle faiz indiriminin devam edeceği beklentisi, hisse senetlerine olan talebi artırabilecek önemli bir unsur olarak öne çıkmaktadır. Faizlerin düşmesi durumunda bankacılık, gayrimenkul ve enflasyon muhasebesi etkisinin daha az hissedileceği düşüncesiyle sınai sektörünün de pozitif etkilenmesi beklenmektedir. Endeksin performansı açısından sınai sektörünün pozitif reaksiyon vermesi oldukça önem taşımaktadır. Ayrıca, SPK’nın BIST 50 hisselerinde açığa satış yasağını kaldırması, piyasanın likiditesini artırarak yabancı yatırımcı ilgisini canlandırabilir. Diğer taraftan gelecek dönemde carry trade avantajının azalacak olması da yabancıların hisse senetlerine olan ilgisini arttırabilir.
Bankacılık sektörü için BDDK’nın enflasyon muhasebesi uygulanmaması kararı olumlu bir gelişme olarak dikkat çekmektedir. Öte yandan, asgari ücret artışı, şirketler için maliyet artışı riski taşırken, tüketici talebini canlandırarak perakende ve ticaret gibi sektörlere destek sağlayabilir.
2025 yılında yatırımcılar için hisse bazlı ayrışmaların artması bekleniyor. Bu durum, sektör ve hisse seçiminde daha dikkatli ve seçici bir yaklaşımı gerekli kılmaktadır. Sektör bazlı çeşitlendirme stratejileri, hem riskleri minimize etmek hem de fırsatları değerlendirmek adına kritik bir önem taşımaktadır. Hem fırsatları hem de zorlukları barındıran bu süreçte, yatırım kararlarının ekonomik ve küresel koşulların yanı sıra şirket bazlı analizlere dayanması, başarılı bir yıl geçirmek için belirleyici olacaktır. İlaveten 2024 yılında olduğu gibi 2025 yılında da alternatifler olduğu unutulmamalıdır. Risk koşulları göz önüne alınarak portföy sepeti oluşturulmalıdır.