Haftanın Gündemi: Enflasyon, Fed ve ECB
Haftanın üç kritik başlığından ikisi ABD tarafında. İlki Salı günü açıklanacak Mayıs ayı enflasyonu, ikincisi hafta ortasında gerçekleşecek Fed para politikası beyanatı olacak. Perşembe günü ise bu kez Avrupa Merkez Bankası beyanatını izliyor olacağız.
Merkez bankalarının açıklamaları sadece beklenti – sonuç ilişkisinin yorumlanması açısından değil, yıl sonu, hatta Fed için belirsizlik taşıyan Temmuz ayı beklentisi için de önemli olacak.
Hem ABD, hem de Euro Bölgesi için geçerli olan durum, enflasyonun ivme kaybetmesi ancak çekirdek enflasyonun görece inatçı bir duruş göstermesi. Tabi iki bankanın hedefi olan 2%’lik enflasyondan hala uzak olunması da gerekçelerden biri.
ABD’de enerji fiyatları son dönemde manşet enflasyonun baskılanmasına katkı sağlarken, gıda fiyatlarındaki baskılanma henüz yeterli katkıyı sağlayamadı. Bu koşullara rağmen piyasa beklentisi enflasyonun Mayıs ayında 4,9%’dan 4,1%’e kadar gerileyebileceği yönünde. Çekirdek enflasyonun ise aynı dönemde 5,5%’ten 5,3%’e gerilemesi bekleniyor.
Bu kısma kadar koşullar Fed’in faizde bekleme politikasına geçip yıl sonunda indirime geçmesi için yeterli gibi görünüyor. Ancak son dönemde aktivitenin hızlandığına yönelik veriler, özellikle de ısınan istihdam piyasası sorun oluşturuyor. Bu nedenle Fed’in faizi sabit bıraktığı takdirde şahin mesajlar verme ihtimalini düşünüyoruz.
Şahin mesajlar projeksiyonlarla da karşımıza çıkabilir. 2023 için büyüme beklentisinin tekrar 0,5’e revize edilme ihtimali bulunuyor. Öte yandan işsizliğin de özellikle Mayıs ayı dataları sonrasında 5,4%, hatta 5,3%’ e revize edilme ihtimali olabilir. Çekirdek PCE tarafında ise yukarı yönlü güncellemelerin sürmesi söz konusu olabilir.
Dolayısıyla Fed’in Temmuz ayı için yoğunlaşmaya devam eden 25 bp’lık artırım ihtimali önceden sandığımız kadar geçici olmayabilir. Tabi Banka’nın açıklamalarının ve projeksiyonların ne yönde olacağı, gerek Temmuz, gerekse yılsonu beklentileri için kritik olacak.
Özetle Fed, faiz değiştirmese bile, az sonra değineceğimiz ve faiz artırımı beklenen ECB’den yönlendirmeler açısından çok da ayrışma göstermeyebilir. Tabi bu bir ihtimal ve toplantı sonucunu görmek gerekecek.
Euro Bölgesi için farklılaşan konulardan biri çekirdek enflasyonun daha katı bir görünüm sergilemesi. Bu nedenle ECB’nin toplantı tutanakları ve Başkan Lagarde’ın önceki konuşmalarında inatçı enflasyonla mücadele için faiz artırım politikasının sürdürülmesi gerekliliğinin vurgulandığını gördük. Yani tek faiz artırımını değil, birden fazla artırımla devam edecek politikayı takip ediyoruz.
ECB için oluşan ihtimal dağılımında da beyanatla birlikte değişimler oluşacaktır. Ancak şu an için genel kanı, Perşembe günü faiz artırımına kesin gözüyle bakıldığı, Temmuz toplantısındaki 25 baz puanlık artırımına da büyük bir ihtimal verildiği yönünde. Burada daha çok bankanın üçüncü çeyreğin tümünde faiz artırımlarının sürüp sürmeyeceğiyle ilgili bilgi almaya çalışıyor olacağız.