ABD Gündemi: Bankacılık Sorunu Bitti mi?
ABD’de dört orta ölçekli bankanın Mart ve Nisan aylarında panik haline gelen mevduat çıkışı sonrasında batması ardından şu an için daha stabil bir ortam karşımıza çıkıyor. Fed’in tarihindeki en sert faiz artırım süreçlerinden birini gerçekleştirmesi sonrası banka bilançolarının etkisi ve sigortasız mevduatlar, hızla para çıkışına karşı özellikle küçük ve orta ölçekli bankaları daha hassas hale getirdi. Şu ana kadar alınan önlemler, söz konusu krizin küçük ve orta ölçekli bankalarla sınırlı kalmasına olanak sağladı. Bu süreçte büyük bankalar daha dengeli bir görünüm ortaya koyarken, aynı zamanda mevduat desteğiyle çözüme de katkı sağlamış görünüyor.
Şu an için 250 bin Dolara kadar olan mevduatlar sigorta kapsamında bulunuyor. Federal Mevduat Sigorta Şirketi (FDIC), hedefe yönelik olarak işletme ödemelerinin yapıldığı hesapların daha yüksek sigorta kapsama oranlarına sahip olmasını öneriyor. Limitsiz şekilde tüm mevduatlara garanti verilmesi de seçenekler arasında yer alsa da, bu durumun da mevduat sahiplerinin davranışlarının piyasa yapısını bozabileceği endişesi bulunuyor.
Şu ana kadar uygulanan regülasyonların da katkısıyla ABD’de büyük bir likidite riskinin oluşması düşük görülüyor. Ancak yerel bankalara olan güvende sorunun devam ettiği aşikar. Dolayısıyla burada da yatırımcı psikolojisinin mevduat akışları üzerindeki etkisi önemli olabilir.
“KBW Nasdaq Yerel Bankacılık Endeksi, pandeminin etki etmeye başladığı 2020 yılının son döneminden bu yana en düşük seviyelere yakın seyrediyor”
Herhangi bir şekilde bankaların mevduatlarından çıkışın paniğe yol açması halinde, küçük ve orta ölçekli bankaların çok hızlı bir şekilde tekrar aynı duruma düşme ihtimali göz ardı edilmemeli. Ayrıca artan faizler ve regülasyonlarla birlikte kredi koşullarının sıkılaşması da bu tabloya negatif katkı sağlayan unsurlar olarak görülüyor.
Bu süreçte etkisi daha öngörülebilir etki, sıkılaşan kredi koşullarıyla birlikte ekonomi üzerinde oluşabilecek baskı ve bu baskının miktarı olacak. Büyüme üzerindeki bu baskının, hali hazırda sıkılaşmayı sürdüren Avrupa’ya ne kadar etki edebileceği de önemli olacak. Her ne kadar şimdiye kadar bankacılık endişesi için uygulanan önlemler, para politikası araçları dışarıda bırakılarak yönetilebildiyse de, ekonomi üzerinde oluşabilecek derin etkiler bu tabloyu da değiştirebilir. Bu yüzden bankacılık gündemini yakından takip etmeyi sürdüreceğiz.