Seçimin Ardından Petrol ve Benzin İçin Gözler OPEC’te

ABD başkanlık seçiminin enerji fiyatlarında oluşturduğu hareketlilik, resmi sonuçların açıklanması ardından yerini daha istikrarlı bir seyre bıraktı. Bu aşamadan itibaren takvime dayalı gündemin ana maddesini tekrar OPEC’in oluşturduğunu söyleyebiliriz. Örgüt’ün 30 Kasım’da Viyana’da gerçekleştireceği toplantının ve toplantı öncesinde beklentilerin enerji fiyatlarını domine etmesi sürpriz olmayacaktır. Toplantıya ilişkin beklentiler yoğunlaşırken, son olarak Rusya Enerji Bakanı Novak, Viyana’da gerçekleşecek toplantıda anlaşmaya varıldığı takdirde üretimin Kasım ayı seviyelerinde dondurulmasının mantıklı olacağını açıkladı. Novak’ın 30 Kasım’daki toplantıda ortak bir karar alınma ihtimalinin, önceki dönemlere göre daha yüksek olduğunu belirtmesi de toplantının önemini vurgulayan faktörlerden biri oldu.

OPEC üyelerini zor bir karar bekliyor

OPEC, Eylül ayı sonunda Cezayir’de gerçekleştirdiği toplantıda günlük 32,5 – 33,0 milyon varil üretim tavanı oluşturulma planını tartışmıştı. Örgüt ayrıca sadece OPEC değil, OPEC dışı üreticilerin de üretim konusunda alınan kararlara destek sağlamaları gerektiğini ifade etmişti. 30 Kasım’da alınabilecek kararlar öngörülemese de, toplantı konusunun alanı kabaca belirgin durumda. Uluslararası Enerji Ajansı OPEC’in Ekim ayında 33,8 milyon varil üretim yaptığını öngörüyor. Bu nedenle Cezayir açıklamalarının Viyana’da somutlaşabilmesi için oldukça önemli bir karar alınması gerekiyor.

OPEC dışı ülkelerin tutumu önemli

Toplantının sonucu ne olursa olsun, petrol ve petrol türevi ürünlerde majör bir etki oluşması bekleniyor. Daha yüksek petrol fiyatları isteyen üreticilere karşın, tek faktör de OPEC değil. Dünyanın en büyük ham petrol üreticisi Rusya, 2016 üretiminin günlük 230bin varil artacağını öngörüyor. Rusya’ya ek olarak Brezilya, Kanada ve Kazakistan üretimlerinde de artış, OPEC dışı toplam üreticilerde ise gelecek yıl günlük 0,5 milyon varil artış bekleniyor.

OPEC’in Cezayir’deki görüşlere paralel olarak üretim kesintisi yapması, petrol fiyatında daha istikrarlı bir seyri destekleyerek, 2017’de üretici ülkelerin bütçeleri üzerinde olumlu işaretler oluşturabilir. Diğer tarafta ortak bir karar alınamaması ve üretici ülkelerin aynı ivme ile üretimlerini artırması, petrol fiyatının 2017’de de arz fazlasına bağlı nedenlerle düşüş yaşamasına kaynak oluşturabilir.

Kritik OPEC toplantısına yaklaşık üç hafta bulunuyor ve ABD seçimleri sonrası OPEC başlığı gündemde ağırlık kazanabilir. Bu bağlamda Brent petrol ve Benzin (Gasoline) teknik görünümlerini ve kritik seviyeleri hatırlamak faydalı olabilir.

Brent Petrol



Brent petrol fiyatı 52,80 – 54,00 bölgesinden başlattığı düşüşleri yükseliş trendi sınırı durumundaki 48,40 seviyesinden öteye taşıdı. Dolayısıyla yükseliş trendinin sınır bölgesini destekleyen 21 – 34 ve 55 periyotluk üssel hareketli ortalamalar yeni dirençler olarak karşımıza çıkıyor. Önümüzdeki süreçte fiyatlamalar ortalamaların yoğunlaştığı bölge konumundaki 48,40 – 49,85 aralığı altında kaldığı müddetçe düşüş baskısı ön planda olabilir. Bu beklentiye, 48,40 – 49,85 bölgesi ile sınırlanabilecek yükselişler de dahil edilebilir. Hatta bu tür sınırlı yükselişlerin yeni satış fırsatı oluşturma potansiyeli göz ardı edilmemelidir. Düşüşlerde 45,15 ve 41,50 seviyeleri iki önemli destek olarak hedeflenebilir. Bu seviyeler aynı zamanda düşüşün devamın için önemli kontrol noktaları durumundadır. Yükselişin bu tabloya bağlı olarak ana beklenti olabilmesi için alımları 48,40 – 49,85 bölgesi üzerine taşıması gerekebilir. Bu bölge üzerinde gerçekleşebilecek fiyatlamalar ve tercihen kalıcılığı destekleyebilecek günlük kapanış, 51,25 ve 54,00 seviyelerini gündeme getirebilecek yükseliş isteğini gündeme getirebilir.

Benzin



Benzin fiyatını son dönemde en çok etkileyen gelişmelerden biri, Ekim ayı sonunda ABD’nin en büyük benzin boru hattında ortaya gelen patlama ve yangındı. Alabamada bulunan ve Colonial Pipeline CO’ya ait hatta gerçekleşen patlama sonrasında benzin fiyatı 1,6100 bariyerinin de üzerine tırmanmıştı. Hattaki aktarımların beklenenden daha kısa sürede gerçekleşmeye başlanacağının açıklanması ilk hatta aktarımların başlamış olması, bu gelişmenin arka plana geçmesine neden oldu.

Teknik olarak incelediğimizde, patlama haberiyle sıçrayan fiyatın hızlı bir şekilde geri çekilme eğilimine döndüğünü görüyoruz. Genel görünümde fiyatlamalar yeşil ile belirttiğimiz düşüş trendi alanına dahil olmuş durumda. 50 ve 200 periyotluk üssel hareketli ortalamaların desteklediği 1,3960 – 1,4350 aralığı, aynı zamanda söz konusu trendin sınır bölgesini oluşturuyor. Önümüzdeki süreçte fiyatlamalar bu bölge altında kaldığı müddetçe düşüş baskısı ön planda olabilir. Gerçekleşebilecek satışlarda 1,3350 seviyesi sonrasında 1,2700 ve 1,1975 seviyeleri hedeflenebilir. Olası toparlanmalarda ilk etapta 1,3960 – 1,4350 bölgesinin tutumu önem kazanabilir. Yükselişler bu bölge ile sınırlandığı müddetçe yeni satış baskısı oluşabilir. Dolayısıyla yükselişin ana beklenti haline gelebilmesi için 1,4350 seviyesinin de üzerindeki fiyatlamaları ve bölgedeki kalıcılık için tercihen aynı seviye üzerindeki günlük kapanışı görmek gerekebilir. Bu şart sağlandığı takdirde 1,4885 ve 1,5370 seviyeleri gündemimize gelebilir.