Lisanslı ve Geniş Yetkili Aracı Kurum - Lisans No: G-039 (398)

Baz Puan Nedir?

Evren Deniz - Kurumsal İçerik Uzmanı

Ekonomi ve finans alanlarında, baz puan terimi, değişimleri yüzdelik ölçü biriminden daha hassas bir şekilde ifade etmek amacıyla kullanılan bir terimdir. Terimler, belirli bir bilim, sanat veya meslek dalına özgü olarak karmaşık konuları daha anlaşılır ve net bir dille ifade etmemize yardımcı olur. Örneğin, finans dünyasında, döviz piyasasındaki mikro-değişimleri ifade etmek için pip terimi kullanılır ve bir Forex yatırımcısı, EUR/USD paritesindeki 0.0001 birimlik değişimi, EUR/USD paritesi 1 sentin %1’i kadar yükseldi ya da düştü demek yerine, “1 pip hareket etti" şeklinde ifade eder. Benzer şekilde USD/TRY kurunun 1 kuruş’un % 1’i kadar değer kazandığı veya kaybettiğinden söz ederken de doğrudan pip ölçü birimini kullanırız.

Bu gibi hassas ölçü birimleri, günlük hayatta küçük gibi görünen miktarların, belirli işlemlerde önemli olabileceği gerçeğini vurgular. Örneğin, bir alışverişte 1 kuruş, genellikle göz ardı edilebilecek bir miktar olabilir, ancak USD/TRY paritesinde bir milyon dolarlık bir pozisyon büyüklüğünde işlem yapıyorsanız, bu 1 kuruşluk değişim bile 100 TL'lik bir etki yaratır.

Kısacası, finansal piyasalarda ölçüm birimleri konusunda çoğu durumda altın tartar gibi hassas ölçü birimlerine ihtiyaç duyarız. Bu bağlamda, "baz puan" kavramı da çoğunlukla faiz oranlarındaki değişiklikleri ölçmek ve değerlendirmek için kullanılan anahtar bir kavramdır. Baz puan ölçü birimi sayesinde, faiz oranları gibi hassas değişimleri, duyarlılığı daha yüksek bir ölçü standardıyla hesaplayıp ifade edebiliriz; çünkü baz puan %1'in %1'ine karşılık gelir (tam olarak 0.0001'lik bir değerle ölçülür) ve bu haliyle bizlere, yüzdelik hesaplamaya göre daha yüksek bir hassasiyet sunar.

Baz Puan Nedir?

Bu yazıyı yazdığım sıralarda TCMB’nin politika faizini %35'ten %40'a yükselttiği haberi geldi. Şimdi bu haberden yola çıkarak "Baz puan nedir ve baz puan ne demek?" sorularına yanıt verelim. %40 ile %35 arasındaki %5'lik bir fark bulunuyor. Bir baz puan, %1'in 1/100'üne eşdeğerdir, yani 0,0001. Bu durumda, faizdeki %5'lik artışı 5 * 100 = 500 baz puan olarak ifade edebiliriz. Baz puan genel olarak “bp” şeklinde kısaltılmaktadır.

Aşağıdaki tabloda bazı faiz oranlarının, baz puan karşılıklarını görebilirsiniz:

Faiz Yüzdesi Değişimi

Baz Puan Karşılığı

%0,01

1 bp

%0,10

10 bp

%1,00

100 bp

%2,00

200 bp

%5,00

500 bp

Peki, neden faiz değişimlerini baz puan cinsinden ifade ediyoruz? Çünkü merkez bankaları faiz kararı alırken geniş bir ekonomik veri setini değerlendirerek karar alırlar ve bu kararların %1'in çok altındaki değişimleri bile önem arz eder.

Örnek olarak 26 Temmuz 2023 tarihli toplantıda, FED'in politika faizini %5,25'ten %5,50'ye yükselttiği durumu ele alalım. Bu artış 0,25*100= 25 baz puanlık bir artış demektir, ki bu da %1'in bile altında bir değişim anlamına gelir.

Faiz Değişlikleri ve Baz Puan 

Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) “Küresel Borç Monitörü” raporuna göre, 2023'ün üçüncü çeyreği itibarıyla küresel borç tutarı 307,4 trilyon dolar seviyesinde.

Küresel borcun, ülkelerin toplam GSYH'sine oranı ise %333. Bu veriye göre dünyadaki tüm ekonomik birimlerin (ülkeler, şirketler, bireyler) toplam borcu, yıllık gelirlerinin 3 katından daha fazla… Bu çarpıcı bilgi, aslında dünyanın giderek finansallaştığı (financialization) gerçeğini de bize gösteriyor.

Teknik hesaplamalara girmeden dahi, bu seviyede borçlanma düşünüldüğünde, küresel faiz oranlarındaki sadece ortalama 1 baz puanlık bir değişikliğin bile, maliyetler üzerinde nasıl devasa etkiler yaratabileceğini hayal edebiliriz.

Diğer taraftan piyasalardaki faiz oranı değişimleri, özellikle kısa vadeli oranlar üzerinden büyük ölçüde merkez bankaları tarafından yönlendirilir. Para politikalarının, toplam arza doğrudan etkisi daha sınırlıdır, ancak asıl etki talep aracılığıyla ortaya çıkar. Bu ise fiyatlar genel seviyesi, yani enflasyon oranları üzerinde belirleyicidir. Faiz oranlarındaki artışlar, borçlanma maliyetlerini yükseltirken, düşüşler ise tüketim veya yatırım harcamalarını cazip hale getirir. Ayrıca reel faiz hadleri yatırım tercihlerinin farklılaşmasında da etkili bir role sahiptir.

Örneğin, 22 Haziran 2023 tarihli Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu toplantısıyla başlayan kademeli faiz artışları sonucunda, politika faizi o günden bu güne %8,5'ten başlayarak %40'a kadar yükseltildi ve bu tam tamına 3150 baz puanlık bir atış anlamına geliyor. Bu süre zarfında enflasyon oranları başta olmak üzere, tüm ekonomik ve finansal kararlar da bu değişiklikten etkilenmiştir.

Baz Puan Değişiklikleri ve Anlamları 

Buraya kadar ağırlıklı olarak "Baz puan nedir?" soru üzerinde durduk ve artık örneğin, 75 baz puan ne demek veya 100 baz puanlık faiz indirimi ne anlama gelir gibi finansal okuryazarlık sorularına hızlıca cevap verebiliriz. 75 baz puan, %0,75 oranına karşılık gelirken, 100 baz puan indirim ise faiz oranlarının %1 kadar düşürülmesini ifade eder.

Ancak, dikkat etmeliyiz ki, faiz oranlarında %1'lik bir azalma ile %1 oranında bir azalma farklı anlamlara gelir. Örneğin, politika faizinin %10’dan %9’a düşürülmesi, orandaki %1'lik bir azalmayı temsil eder. Ancak %1'lik bir azalma, başlangıçtaki %10 faiz oranının %10’una karşılık gelir.

Şimdi, bir adım daha ileri gidelim ve düşünelim: FED veya TCMB politika faizini 75 baz puan artırırsa ne olur? Ya da tersine, faizler 75 baz puan düşürülürse reel ve finansal piyasalar bundan nasıl etkilenir? Doğrusu bu gibi sorular, ayrıntılı bir araştırma gerektiren oldukça teknik konulardır. Ancak şunu bilmek gerekir ki, faiz düşürme genellikle ekonomiyi canlandırmaya yönelik genişleyici bir adım iken, faiz artırımı ekonominin hızını frenleyen daraltıcı bir para politikası adımıdır.

Diğer taraftan herhangi bir faiz kararının finansal piyasalara kısa vadeli etkisi ise, daha çok beklentiler ile gerçekleşenler arasındaki ilişkiye bağlı olarak gelişir; çünkü faiz kararları çoğunlukla piyasalar tarafından beklentiler çerçevesinde önceden fiyatlara yansıma eğilimindedir. Bu yüzden beklentilere paralel gelen faiz kararlarına piyasaların kısa vadede etkisi daha nötr olurken, sürpriz kararların piyasalara yansıması daha yüksek oynaklık içerir. Bu durum ise aslında insan doğasının beklenmedik olaylara verdiği daha şiddetli tepki mekanizmasının finansal piyasalara bir yansıması olarak düşünülebilir.

Sonuç

Günlük hayatımızda küçük gibi görünen miktarlar, piyasaların devasa hacimli işlemleri içerisinde ihmal edilemez değerler halini alır. Özellikle faiz oranlarındaki değişimleri ölçmek için kullanılan baz puan kavramı da finans dünyasındaki mikro-değişimleri daha hassas bir şekilde ölçmemize ve ifade etmemize yarayan önemli terimlerden biridir.

Faiz kararlarının, ekonomik ve finansal kararlar üzerindeki uzun ve kısa vadeli etkilerini değerlendirirken ise, mevcut ekonomik koşullar göz önünde bulundurulmalı ve beklentilerle gerçekleşenler arasındaki farklar hesaba katılmalıdır.

Sıkça Sorulan Sorular

Baz puan, genellikle faiz oranlarında yaşanan değişikliklerin ölçümünde kullanılan bir terimdir. %1'in 1/100'üne eşdeğer olan baz puan (bp), faiz oranlarındaki küçük değişimleri hassas bir şekilde ifade etmek için kullanılır.

Örneğin, TCMB politika faizini %35'ten %40'a yükselttiğinde, bu %5'lik artış 500 baz puanlık bir artış olarak ifade edilir, çünkü faizlerdeki her %1'lik artış 100 baz puana karşılık gelir.

Faiz oranlarındaki değişiklikler, fiyat istikrarı, yani enflasyon oranları başta olmak üzere, kredi hacmi ve tüketim davranışları üzerinde önemli etkilere sahiptir. Faiz oranlarındaki artış, borçlanma maliyetlerini yükseltirken, ekonomik anlamda daraltıcı bir etkiye sahiptir; düşüşler ise tüketim ve yatırımı teşvik ederek ekonomi üzerinde genişleyici bir etki gösterir.

Merkez bankaları faiz oranlarını belirlerken çok sayıda ekonomik veriyi analiz ederler ve bu oranlardaki %1’den daha düşük değişimler bile önemlidir; çünkü faiz oranlarındaki küçük değişimler dahi, ekonominin büyük boyutu göz önüne alındığında yüksek miktarda etkiye sahiptir. Bu nedenle baz puanlar, faiz oranlarını daha keskin bir şekilde belirtmek ve küçük değişimlerin sonuçlarını da dikkate almak için yararlıdır.

Merkez bankalarının faiz kararları, genel ekonomi üzerinde özellikle toplam talep üzerinden genişleyici veya daraltıcı bir etki yaratır. Politika faizindeki değişimler, piyasa faizlerinde de benzer bir eğilimi beraberinde getirir ve bu da finansal piyasalarda risk iştahının farklılaşmasına sebep olabilir. Diğer taraftan faiz kararlarının finansal piyasalar üzerindeki özellikle kısa vadeli etkisi büyük ölçüde beklentilere bağlı olarak şekillenir. Beklentilerin üzerinde veya altında gerçekleşen faiz değişiklikleri, piyasalarda daha fazla oynaklığa sebep olabilirken; beklentilere paralel gelen kararlar ise genellikle daha düşük bir etki doğurur.

 

DENEMEYE borsa İLE BAŞLAYIN

Denemeye başla butonuna tıklayarak GCM'den elektronik ileti almayı, kullanım koşullarını, kişisel verilerin işlenmesine ilişkin aydınlatma metni ve izin Formu'nu kabul ediyorum.
Diğer Makaleler
Forex, "Foreign Exchange" teriminin kısaltmasıdır ve genellikle çeşitli para birimlerinin alınıp satıldığı döviz piyasalarını ifade etmek için kullanılır. Forex piyasası daha çok döviz piyasalarını karşılayan bir anlama ...
2024 Mart’ında Bitcoin fiyatı yeni zirveleri görürken (73740,9 $), şimdi tüm gözler 2024 Nisan ayında dördüncüsü gerçekleşmesi beklenen "Bitcoin halving (yarılanma)" sürecine çevrilmiş ...
Türk Lirası ya da döviz varlıklarınızı saklamak için genellikle ceket veya pantolon cebi, cüzdan, kasa veya banka hesapları gibi çeşitli yöntemler kullanırsınız. Ancak günümüzde kripto paraların ortaya ...
Kripto para dünyası, yeterince duygusal sağlamlık gerektirir. Yeni varlık türleri genellikle aşırı dalgalı piyasalara sahiptir ve fiyatlamalarda yatırımcı duyarlılığı (investor sentiment) oldukça yüksektir. Bu bakımdan bir kript ...
Fiziki paralarımızı cüzdanımızda taşıyabilir ve ihtiyaç duyduğumuzda oradan alıp kullanabiliriz. Banka hesabımızda bulunan paralarımıza ise banka kartı veya mobil bankacılık şifrelerimiz yoluyla ulaşırız. Banka şifremizi unutmamız ise &cc ...
Enflasyon, fiyatlar genel düzeyindeki sürekli artış olarak tanımlanır. Yüksek enflasyon, makro-ekonomik dengeleri birçok yönden olumsuz etkilemenin yanında, şirketlerin tüm paydaşları açısından önemli olan ...
ÜCRETSİZ DENEME HESABI İLE RİSK ALMADAN DENEMEYE BAŞLAYIN!
Denemeye başla butonuna tıklayarak GCM'den elektronik ileti almayı, kullanım koşullarını, kişisel verilerin işlenmesine ilişkin aydınlatma metni ve izin Formu'nu kabul ediyorum.
Yardıma mı ihtiyacınız var? Müşteri temsilcimize merhaba deyin!
Web sitemizi ziyaret eden kullanıcılara mümkün olan en iyi yatırım deneyimini sunabilmek için çerezler (cookieler) kullanmaktayız. Çerez politikalarımızın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.